30 Kasım 2010 Salı

Bir Masaldi..

Bir Masaldi..

Dün gece eski kitaplarimi dolaptan cikarirken, aralarinda sayfalari bos bir albüme rastladim.. cevirdim sonra her iki tarafini. bir ize, yazilmis bir iki kelimeye rastlarim diye düsündüm, ama nafile… hangi tarihe ait olduguna dair, hic bir fikrim yoktu..
masanin üzerine koydugum albüme bakarken, hatirlar gibi oldum, bosluga gömülen anilarimi... Gözlerimin önüne net olmayan bir görüntü belirdi. gri renklerin hakimiyetine esir olmuscasina, kaybolup gidiyordu derinlere... koyamadim bu gecen zamanin adini.. grilestikce hersey, hayaldünyasina bir adim daha atmis gibi oluyordum.. En önemlisi de merak etmiyordum ilk defa, dilimin ucunda olani.
..

Gercek olmayan bir masalin, sonu olur mu hic..?

Sonbahar aksamlarinda kurumus yapraklarin hisirtisini dinlerken, bana bir melodiyi cagristiriyorsa.. .
Ya da kis günlerine yakin göc eden kuslarin sohbetlerine tanik olup,, gülümseyebiliyorsam vakistizce…

Bunun sebebi sadece ve hala masallara inandigimdandir.. Yoksa…

Göcmen kuslar, her seferinde özenle kurduklari yuvalarini birakip, kaygisizca göcüyorlar,soguk olmayan ülkelere.… yanlarinda sadece kanatlarinin altina sakladiklari umutlari götürüyorlar… vakit geldiginde geri dönmesini de bu yuzden biliyorlar..

Farkettim ki, umutsuz bir yolculugun sonu, daima ayrilikla bitiyor.. Bir sekilde kaybediyorlar, beraber yürümeye karar verdikleri yollarda, umudun izlerini..
Türkülerin genelinde de ayriliklara sebep gosterilir Yollar..
Yar’a kavusabilmek icin yollara seslenilir, hasret ve özlem gibi kelimelerle…
Eger yollarin da kendine ait bir hikayesi olsaydi, bize neler anlatirdi kim bilir..


Gecmise ait kelimeler kalmis dilimin ucunda.. Bir masal misali
yazmak istedigim..

“ Tam zamaninda yetismisti, kalkmaya hazir olan trene.. Mor renkli atkisini omzuna atarak, kapidan gecenleri bekledi sabirla.. soguk bir kis sabahiydi. Yetisemem korkusuyla acele ederken, eldivenlerini yanina almayi unutmustu..Iceriye girip bir an önce ellerimi isitabilsem diye gecirdi icinden.. sirayla herkes yerini alirken,cantasini bir daha kontrol etti tekrar.. unuttugu baska bir seyinin olmadigindan emin olmaliydi...
Ne de olsa tek gidis biletiyle, geri donüsü olmayan bir yolculuktu onunkisi..

Kalabaliga aliskin olmadigi belli oluyordu yüz ifadesinden, etrafina hic bakmadan oturmustu, on siradaki pencerenin yanindaki koltuga..

Tren yavasca haraket etmeye baslamisti.

Bir film misali geciyordu hatiralari gözlerinin önunden..
Iste gidiyordu, aklinda kalan binbir sorularla birlikte.... Gercek mi yoksa hayal mi görüyorum diye düsündü sonra... Kimsenin aklina gelmezdi bu kadar cesaretli olabilecegine...
Bugulu gözlerle pencereden disari bakiyordu ve akan gözyaslarini silmeye bile gerek duymuyordu..
Gördügü her agac ona, kaybettigi umutlarini hatirlatiyordu..
Trenin durdugu her istasyonda, bunca zaman göremediklerini…


Hemen ayaga kalkti. tren hizini yavaslattiginda, zaman durmustu sanki.. Istasyonda bekleyen insanlarin siluetleri, tek tek kayboluyordu pencerenin önunden... Tipki hayatindan cikardigi karanlik gölgeler gibi...

Son bir defa bakip .. El salladi bosluga..ve kaybolan anilarina...

Belkide bu zorlu yolculugun sonunda, Göcmen kuslar misali kavusacakti Sevginin, umudun yasandigi yere.’’..

Sonunda anladimki..Yasanilan hersey;

‘’Sadece Bir Masaldi. ‘’ Gercek olmaya mahkum olan bir yalan..

2 yorum:

şafak dedi ki...

: )
bi kere cıkk
bu yazıda aynı düşünmediğimiz yerler var,,demek istiyorum
hemen
"ne neresi ne ki nerede ee hadi" deme
bi sus bi dinle kızim ya . ))
neyse misal şurası
"Farkettim ki, umutsuz bir yolculugun sonu, daima ayrilikla bitiyor"
umut illa bi yere varmasıyla ilintili olmasa keşke
ki yol bi yere varnasın ne var ?
belkide yolun kendisidir mutlu olunacak yer
vardığı yer değil
ama en başta varış yerini hayal ederek ısıttığımız içimiz
yol bi yere varmıyo karamsarlığında hırpalanıyo...
yan yana bi yolda yürümek çok güzeldir sergül
nereye gittiği çok mu önemli
belki yol bittiğinde ömür bitiyodur
yan yana yürümek güzel evet
yeterki adımları adımlarına uyak ve yanındaki varlığı bambaşka güzel
sevdiğin biri olsun yol arkadaşın : )
hatta o zaman bırak vardığı yere odaklanmayı
yolun taşu toprağı bile detaylaşır
aslolan yol arkadaşındır : )
bu tabiki bencesi : ) işte bu yüzden en baştaki cıkk : )
anılar ve hatıralara gelince bu değişik
kişiye göre sandıklarda saklanır
kişiye göre gün arasında bile yanında taşınır
bana göre : ) anılar hep solgundur
hani gözler ve gülüş yaşlanmaz derler ya
anılardaki gülüş ve gözler yaşlanıyor
yada benim içim onları
genç tutmayi beceremiyıor
bu yüzden hep solgundur
gün gün de hep daha çok solar
neyse uzun ve karışlık oldu sanırsam : )
ama nasılsa sen anlarsın : )
hoş bazen ben bile kendi yazdiğimı
"len ne demeye çalışmışim ki ben burada" diye anlamayan gözlerle okuyor olsam da : ))
sen bana uyma ve anla canimcım : )
güzel olsun günü senin ...

SonbaharYagmuru dedi ki...

:)
Biliyordum burda da katilmayacagin seyler bulacagini.. nerde umutsuzluk varsa sen kabul etmiyorsun nedense:) ya diyorum ki umutsuz bir yolculuk nasil mutlu biter.. ??
burada cok dogru bir tespitte bulunmusum ben aslinda:)
Tabi ki umutlu olmali ve
guzel de olur elbette yanyana sevdigin insanla birlikte yurumenin o guveni o huzuru hissetmeyi.
Kim istemez ki..? ama bu sadece masallarda mi oluyor acaba der gibi saskin saskin soruyorum simdi sana :)
Su an ki yuz ifademi de cizebilsem keske buraya.. :)
Saka bir yana, cok pozitif bir yorumunla cok mutlu oldum. demek ki hala sevgiye inananlar var oldugunu bilmak yuregime su serpiyor inan ki :)
Bir an da olsa neden olmasin yaa diye icimden gecirdim..
Hatiralar canli olmasi icin her
gun aklina getirmen lazim.. Cok sukur benim vaktim yok fazla dusunmeye, renkler arasinda griye yakin bir ani olarak kaldi, belli belirsiz, gercek ve masal arasinda
bir hatira su an.. ve karisik da olsa ben cok iyi anladim,
bunu hic dert etme bak kendine:)
Anlarim ben, ve anlatmak istedigin dogru adrese varmistir, cok sagol
guzel dusuncelerini paylastigin icin..
En guzel aksamlar senin olsun dilegimle:)